•Biliyorum ki şuan çok stres altındasınız. "Bu sınav hayatımı değiştirecek, yapamazsam ne olacak,mutlaka şu puanı almam gerekiyor, kazanamazsam biterim ben...." gibi bir çok düşünce beyninizde volta atıyor. Bu aşamaları geçen yıl yaşamış biri olarak sizlere şunu söylemeliyim: Bu sınav hayatın sonu değil! Öncelikle bunu aklınızın bir köşesine yerleştirin.
•Bir çoğunuzun büyük hayalleri,hedefleri var. İTÜ,ODTÜ,YTÜ,KTÜ,Boğaziçi,Marmara,İstanbul,Ankara... Hukuk,Diş Hekimliği, Tıp, Mimarlık, Mühendislik,Öğretmenlik...
Hedefi olan insan ona ulaşmak için çaba gösterir. Az çok çalıştınız hepiniz. Burada dikkat etmemiz gereken nokta "Bunu kazanmazsam yaşayamam hayır olamaz" gibi düşüncelere girmemelisiniz. Bu hayatta her türlü hal var. Siz çok çalışırsınız, gecenizi gündüzünüz edersiniz ama bir şey çıkar ve yapamazsınız. Olabilir arkadaşlar. Kendinizi harap etmeye gerek yok.
Mesela kendimden örnek vereyim. 11. Sınıftan beri çalışkan bir öğrenciydim. Hayallerim vardı. İTÜ tutacaktı o olmazsa YTÜ kesin olacaktı. Ama size dedim dünyanın her hali var. 12. Sınıfın en başında ameliyat olmak zorunda kaldım. Hemde hani dershaneler YGS hızlandırma dersleri veriyorlar ya iki üç haftada her konuyu işliyorlar neredeyse. Heh, tam o haftalarda ameliyat oldum ben. Ve tabi hemen dönemedim ders çalışmaya. Yatakta ağlayarak test çözmeye çalıştığım zamanlar oldu ama yine de herkes konuları bitirmişken ben ilk konulardaydım. Telafi etmem gereken çok fazla konu vardı.Bu kadar büyük hayalleri olan bir insanın düştüğü hale bakın. Ama ben telafi ettim. Nasıl telafi ettim. Sabah akşam, okulda, dershanede, derste, teneffüste sürekli çalıştım. Eksikleri tamamlarken bir yandan okul başlamış bir yandan da dershanede işlenen yeni konuları bitirmeye çalışıp hepsini bir arada götürüyordum. Büyük bir azim. YGS zamanı geldi çattı. Girdim sınava. Ve ne oldu biliyor musunuz? Sınavın neredeyse yarısı yetişmedi. Sosyal hiç yetişmedi, fenin ise yarısı yetişti. Tabi ben o kadar uğraştım çabaladım sonuç bu olunca yıkıldım. Hemde nasıl yıkılma. Benim gibi idealist bir insan bile bıraktı çalışmayı. Sonra öğretmenim ikna etti. Bu kadar çabaladın yarım kalmasın, yapmalısın derken ben çalışmaya başladım. Ama ümitsizce çalıştım. İnanmayarak çalıştım. İstediğim bölümü kazanamayacağımı düşündüm hep.Çalıştık çabaladık. Girdim LYS ye. Açıklandı sınav. 100 binden 50 bine çekmiştim sıralamayı. Atsan atılmaz satsan satılmaz bir sıralama.
Bir sene daha hazırlanabilirdim ama yoruldum, bir daha aynı şeyleri istemedim. Yaptım tercih şimdi Kocaeli Üniversitesindeyim. Çok harika bir üniversite mi? Değil. Ama teknik anlayışı olan bir üniversite. Mühendislik isteyenlere önerebilirim. Ama mutlu muyum? Evet. İyi ki geldim diyor muyum? Evet. İstediğim bölümü kazandım mı? O da evet. Bu sınav hayatın sonu demek değil. Elinizde olmayan şeyler olabilir. Ama siz pes etmeyin çalışın. Ümitsizliğe de düşmeyin düzenli çalışarak hiç bir şey yapamayacak haldeyken tıp kazanan arkadaşım da oldu, sayısaldan edebiyat çalışıp hukuk kazanan da... Her şey sizde bitiyor. Dönüp kendime baktığımda şurada hata görüyorum. Ben YGS kötü gelince ümitsizce çalıştım, yapabileceğime inanmadan. Belki daha yüksek yapabilirdim ümitsiz olmasam. Siz ümidinizi kesmeyin. Çalışın. Kötü de gelse iyi de gelse çok çalışın. Elinizden gelen en iyisini yapın. Gerisini akışına bırakın.
•Etraftakileri dinlemeyin. Size çok çalıştığınızı, bir şey yapamayacağınızı, hayallerinize asla ulaşamayacak olacağınız söyleyenleri dikkate almayın. Siz kendiniz için çalışıyorsunuz, onlar için değil. Bu yüzden onların dedikleri önemli değil.
•Dersanede sık sık deneme olacaksınızdır. Dershaneye gitmiyorsanız kendiniz yapın. Sınav yaklaştıkça her gün iki tane deneme çözün. Zor bir şey değil. Sabah bir tane, akşam bir tane. Ve asıl önemli kısım denemeyi çözüp kenara ASLA ATMAYIN. Bildiğiniz şeyleri yapmak size yarar sağlamaz. Yapamadıklarınızı, yanlışlarınızı görmezseniz, doğrularını öğrenmezseniz olduğunuz yerde sayarsınız. Denemeyi çözdükten sonra kontrol edin. Yanlışlarınızı ve boşlarınızı hatta ve hatta salladıklarınız ve emin olmadıklarınızı fosforlu kalemle kutu içerisine alın.Sonra öğretmenlerinize veya bilen arkadaşlarınıza o soruları sorun. Ve üzerine doğrusunu açıklamalı şekilde not edin. Daha sonra akşam yatmadan önce o soruları açıklamalarıyla birlikte kesin ve sorular için edindiğiniz bir deftere yapıştırın. Her akşam bunu yapın ve eski yapamadığınız soruları defterden inceleyin. Bir süre sonra denemelerde "Aaa ben bunu daha önce yanlış yapmıştım." diyerek doğrusunu hatırlayıp yapıyorsunuz. Yanlış ve boşlarınız azalıyor. Buna üşenmeyin arkadaşlar, yapın. Emin olun çok faydası oluyor.
•Heyecanınızı azami seviyeye getirin. Ben YGS de heyecandan kaybettim. Peki nasıl azami seviyeye getireceğiz? İlk öneriyi hatırlayın. Eğer sınavın hayattaki herşey olmadığını anlarsanız heyecan yapmazsınız.
•Sınavdan iki gün öncesinde son tekrarlarınızı yapın. Son gün ise hiç ders çalışmayıp sakinleştirici bir aktivite yapın. Piknik yapmak, doğada dolaşmak, koşmak, yüzmek, bisiklet sürmek...
•Sınav sırasında bir soru üzerinde çok uğraşmayın. Baktınız üç dakika üzerinde uğraştınız ama çıkmadı. Atlayın soruyu. Zamanım kalmaz diye düşünmeyin. Yapamadığınız her soruyu boş bırakırsanız zamanınız kalacak. Hem sonra tekrar döndüğünüzde beyniniz farklı bir çözüm yolu geliştirebileceğinden soruyu yapma olasılığınız artar.
• Sınav esnasında beyninizin çok yorulduğunu hissederseniz bir dakika boyunca gözlerinizi kapatıp dinlenin. Emin olun zaman kaybı değil. Yanlış çözme riskinizi azaltır bu hareket. Çünkü çok yorulunca beyin sağlıklı kullanamaz bilgilerini. Bilgileri karıştırma olasılığınız artar.
•Elinizden gelen her şeyi yaptıktan sonra gelen sonuca karşı kendinizi üzmeyin. Çalışmaya devam edin.
Bölümlerle ilgili, üniversitelerle ilgili, derslerle ilgili sorularınız varsa bana mail atabilirsiniz. Elimden geldiğince yardım etmeye çalışırım. Mail adresim sayfanın en üst kısmında bulunuyor. Kendinize iyi bakın. Hiç bir sınav sizden daha önemli değil. Bunu unutmayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Fikir, öneri ve sorularınızı yorum olarak bırakabilirsiniz :)